Vergisel Boyut

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Vergi Analizi
  4. »
  5. Tam Mükellef Dar Mükellef Ayrımı

Tam Mükellef Dar Mükellef Ayrımı

Selim DOĞRU Selim DOĞRU - - 5 dk okuma süresi
6
Giriş

    Tam Mükellef Dar Mükellef Ayrımı nın bilinmesi vergilendirme ve vergi kanunları çerçevesinde dikkat edilmesi gereken diğer yükümlülüklerin yanı sıra vergi uygulamalarına yönelik hakların kullanılması açısından da önemlidir. Yazımızda öncelikle bir kişinin (gerçek veya tüzel) Türk vergi kanunlarına tabi olmasını gerektirecek unsurlara değinilecek olup akabinde Tam Mükellef Dar Mükellef Ayrımı başlıklara ayrılarak mevzuat içerisinde boğulmadan en basit haliyle örneklendirerek kısaca açıklamalar yapılacaktır.

Gelirin Unsurları

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’ nun 2. maddesinde gelire giren kazanç ve iratlara yer vermiştir:

  1. Ticarî kazançlar,
  2. Ziraî kazançlar,
  3. Ücretler,
  4. Serbest meslek kazançları,
  5. Gayrimenkul sermaye iratları,
  6. Menkul sermaye iratları,
  7. Diğer kazanç ve iratlar.

    Buna göre yukarıda sayılan 7 durumun en az birinden kazanç sağlayan kişi veya kurumlar vergiye tabi olurlar, yani vergi mükellefi olurlar. Kişi ve kurumlar vergiye tabi tutulurken, mükellefiyet durumları farklılık gösterir.

Tam Mükellefiyet

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu‘ nun (GVK) 3. maddesi “tam mükellefiyet“, 6. maddesi ise “dar mükellefiyet” durumlarına açıklık getirmiştir.

Madde 3 – Aşağıda yazılı gerçek kişiler Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri
kazanç ve iratların tamamı üzerinden vergilendirilirler:
1. Türkiye’de yerleşmiş olanlar;
2. (Değişik: 19/2/1963-202/1 md.) Resmi daire ve müesseselere veya merkezi
Türkiye’de bulunan teşekkül ve teşebbüslere bağlı olup adı geçen daire, müessese,teşekkül ve teşebbüslerin işleri dolayısiyle yabancı memleketlerde oturan Türk vatandaşları (Bu gibilerden, bulundukları memleketlerde elde ettikleri kazanç ve iratları dolayısiyle Gelir Vergisine veya benzeri bir vergiye tabi tutulmuş bulunanlar, mezkür kazanç ve iratları üzerinden ayrıca vergilendirilmezler.)

    Yani bir kişinin tam mükellef olması için Türkiye’ de belirli bir ikametinin olması ya da kurumlar için kanuni iş merkezinin Türkiye’ de olması durumu aranmıştır. 1. fıkra ve 2. fıkra vergilendirmede mülkilik kavramını içinde barındırmaktadır.

Bununla birlikte 4. madde Türkiye’ de yerleşme sayılma hallerini açığa kavuşturur:

Madde 4 – Aşağıda yazılı kimseler Türkiye’de yerleşmiş sayılır:
1. İkametgahı Türkiye’de bulunanlar (İkametgah,Kanunu Medeninin 19 uncu ve mütaakıp maddelerinde yazılı olan yerlerdir);
2. (Değişik: 19/2/1963-202/2 md.) Bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar (Geçici ayrılmalar Türkiye’de oturma süresini kesmez.)

  1. maddede üzerinde durulması ve açıklanması gereken asıl olgular 2. fıkrada barınmaktadır. Bir takvim yılı içinde Türkiye’ de devamlı olarak 6 aydan fazla oturanlar lafzından anlamamız gereken noktayı iki farklı tarih, bir örnekleme ile açıklayalım:

     Bir Alman vatandaşı 01.01.2018 tarihinde Türkiye’ de oturmaya başlasın ve  01.07.2018 tarihine kadar da ülkeden ayrılmasın. Arada geçen 6 ay dolduğundan bu Alman vatandaşı tam mükellef sayılmıştır.

    Bir İngiliz vatandaşı 01.11.2018 yılında Türkiye’ de oturmaya başlasın ve 01.05.2019 tarihine kadar da ülkeden ayrılmasın. Arada 6 ay geçmesine rağmen bu İngiliz vatandaşı tam mükellef sayılmaz. Çünkü takvim yılı 2018′ den 2019′ a sarkmıştır. Bu İngiliz vatandaşının tam mükellef sayılması için 01.07.2019 tarihine kadar devamlı oturması gerekmektedir.

Dar Mükellefiyet
  1. maddedeki durumun tam tersidir: Kişi Türkiye’ de ikamet etmeyecek, kurumun kanuni ve iş merkezi Türkiye’ de bulunmayacak ve yerleşme sayılma durumlarından birini bile sağlamayacak.

    Dar mükellefler sadece ülke içinde elde ettikleri kazanç ve iratlara ait vergiye tabidirler. Dikkat ederseniz “vergilendirmede mülkilik” kavramı yani vergi kanunlarının yer bakımından uygulanması kavramı yine öne çıkmıştır.

      Tam mükellefler ile dar mükellefler arasında beyanname verme usulleri ile de farklılıklar vardır fakat bu ayrıma diğer beyannameleri de içine katarak alacağımız yazımızda derinlemesine işleyeceğimizden şuan değinmiyoruz.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın