Vergisel Boyut

Duyurular
  1. Anasayfa
  2. »
  3. Katma Değer Vergisi
  4. »
  5. Stok Affı, KDV İndirimi ve KDV İadesinin Stok Affı Beyanına Mahsuben Ödenmesi Talebi

Stok Affı, KDV İndirimi ve KDV İadesinin Stok Affı Beyanına Mahsuben Ödenmesi Talebi

Selim DOĞRU Selim DOĞRU - - 6 dk okuma süresi
821

Giriş

7440 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunun 6/1-c maddesi kapsamında Gelir ve Kurumlar Vergisi mükelleflerine işletmelerinde mevcut olduğu hâlde kayıtlarında (yasal defterlerinde) yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşları yasal kayıtlarına intikal ettirmek suretiyle, kayıtlarını fiili duruma uygun hale getirme imkânı sağlanmıştır.

7440 sayılı kanun ile bu kanunun usul ve esaslarını düzenleyen tebliğlerde;

–  İşletmede mevcut olduğu halde kayıtlarda yer almayan emtiaların rayiç bedeli üzerinden tabi olduğu oranların yarısı esas alınarak KDV hesaplanıp sorumlu sıfatıyla beyan edileceği,

– Beyan edilen emtiaya ait hesaplanarak ödenen KDV’nin, 1 No.lu KDV beyannamesinde genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapılabileceği,

– Stok affından yararlanan mükelleflerin bu şekilde indirim konusu yaptıkları KDV’yi ise iade konusu yapamayacakları,

Ayrıntılarıyla açıklanmıştır.

Görüleceği üzere kanun, stok affından yararlanacak olan mükelleflere, emtia üzerinden belirli değerleme ölçütüne göre emtianın tabi olduğu KDV oranının yarısı uygulanmak suretiyle hesaplanacak olan KDV’nin ödenmesi halinde (en fazla tabi olduğu oranın yarısı kadar) indirim konusu yapılmasına imkan tanımıştır.

Stok Affı Kapsamında İndirilen KDV’nin İade Alınamaması Durumu

Bir önceki bölümde belirtildiği üzere 7440 sayılı kanun ile bu kanunun usul ve esaslarını düzenleyen tebliğlerde; stok affından yararlanan mükelleflerin indirim konusu yaptıkları KDV tutarının iade konusu yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir.

İade alan mükellefler açısından KDV’nin indirim konusu yapılması, indirim konusu yaptıkları KDV’nin diğer indirim hakkı doğuran işlemlerle birlikte uygulanarak iade alacaklarını tam olarak isteyebilecekleri anlamına gelmemektedir. Şöyle ki mükellefler stok affı kapsamında indirilebilecek KDV’yi ilgili dönemde (bu döneme ait indirilecek KDV kulakçığında) indirim olarak dikkate aldıktan sonra mevcut iade konusu işleme dair hesaplamalar yapmakta ve bu hesaplamalar haksız KDV alınmasına veya talep edilmesine neden olmaktadır. Doğru olan hesaplama ise mükelleflerin iade hesabı yaparken öncelikle hiç stok affından yararlanmamış gibi iade alacaklarını hesaplamaları ve alabilecekleri bu iade tutarlarını “iade edilebilecek KDV” kulakçığına yazmaları ve stok affından gelen indirimlerini ise sonraki dönemde ödenecek KDV’lerinden mahsup etmek üzere “sonraki döneme devreden KDV” kulakçığına yazarak burada takip etmeleridir. Böylelikle 7440 sayılı kanun ile stok affından yararlanacak mükelleflere indirim hakkı tanınan KDV’nin iadesi alınmayarak kanuna uygun hareket edilmiş olacaktır.

Riskli Bulunan Mükellefler

Mükelleflerin, emtia stok beyannamesindeki KDV tutarlarının iade konusu yapamayacağı hükmünden hareketle emtia stok beyannamesinin verildiği dönemde iade talep eden mükelleflerden emtia stok beyanından gelen indirilecek KDV tutarı olmaksızın alabileceği iade tutarı, talep ettiği veya aldığı iade tutarının altında olan ve iade tutarı etkilenen mükellefler vergi idaresi tarafından riskli olarak kabul edilmiştir. Mükelleflerin bu hususta olası bir vergi incelemesine takılmamaları için bir önceki bölümde olması gereken hesaplamalar ile iade tutarlarına ulaşmalarında fayda bulunmaktadır.

KDV İadesinin Stok Affı Beyanına Mahsuben Ödenmesi Talebi

Mükellefler tarafından stok affı kapsamında beyan ettikleri (borçlandıklaları) KDV’nin gerek peşin olarak gerekse mahsuben ödenmesi uygulama açısından bir farklılık yaratmamaktadır. Ancak yazımızın önceki bölümlerinde belirtildiği üzere mükellefler, stok affı kapsamında indirim konusu yapabilecekleri KDV’yi de yanlış hesaplamalar ile iadeye konu edebilmektedir. Dolayısıyla yanlış hesaplanan iade tutarlarının bir de mahsuben stok affına ödenmesi istenmesi bütünüyle karışıklığa yol açmakta ve mükellef aleyhine sonuçlar doğurmaktadır. Çünkü yanlış hesaplamalar ile mahsuben stok affına ödenmesi istenilen iade tutarı, doğru hesaplamalar ile daha aşağı bir tutarda kalacaktır. Bu durumda stok affı beyanına mahsuben ödeme gerçekleşmeyecek ve mükellefe gerçekleşmeyen mahsuben iade talebi kadar indirim hakkı da tanınamayacaktır. Bilindiği üzere 7440 sayılı kanunda ve ilgili tebliğlerde stok affı kapsamında belirli yöntemler ile hesaplanıp beyan edilerek ödenen KDV’lerin indirim konusu yapılabileceği belirtilmiştir. Tüm bu hususlarda mükelleflerin yapması gereken şeyi tekrarlayacak olursak; hiç stok affından faydalanmamış gibi hesaplamalar yapmak suretiyle iade alabilecekleri vergi tutarlarını hesaplayarak talepte bulunmalarıdır.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın